3 Haziran 2017 Cumartesi

KADIN ÖRGÜTLERİ VE YENİ MEDYA: UÇAN SÜPÜRGE ÖRNEĞİ İLE

   
    Bir toplumsal hareket olarak değerlendirilebilecek olan kadın hareketi, bir çok toplumsal hareket gibi, 1960’lardan sonra söyleminde, taleplerinde, hak arama mücadelesinde farklı bir yapı içerisine girmiştir. 1960’ların sonlarından itibaren yeni toplumsal hareketler alternatif bir politik kültürün geliştirilmesine katkı sağlamanın yanı sıra özgürlük, insan hakları kavramları üzerinde de yeniden düşünülmesini sağlamış, demokrasinin çoğunluktan daha çok çoğulculuktan yana olması gerektiği noktasındaki talepleri artırmış, sivil toplum anlayışının önemini daha fazla vurgulamıştır. Yeni politika anlayışı farklı kimliklerin varlıklarını koruyabilmeleri, politik ve kamusal alanın aktörleri olarak kabul edilmeleri şeklinde bir içerik de kazanmıştır. Yeni politika anlayışı yeni politik aktörleri gündeme getirmiş, örgütlü binlerce dernek, girişim ve kuruluşu temsil eden, ekonomik ve sosyal haklarla, çevreyle, cinsiyetler arası ilişkilerle ilgili talepleri ve eleştirileri ifade eden bir ses yükselmeye başlamıştır.
     Bu seslerin yükselmesinde ve bir güç olarak ortaya çıkmalarında yeni medyanın da önemli bir rolü olmuştur. Toplumsal cinsiyet, cinsellik, ırk etrafında dönen bir dizi mücadele de yeni iletişim teknolojileri dolayımıyla yürütülmüştür. 1990’lardan sonra kadınlar düşüncelerini geniş kitlelere ulaştırabilmek, sorun ve mücadelelerini anlatabilmek için elektronik alanlar, web siteleri, tartışma grupları, mail listeleri oluşturmuşlardır. Her ne kadar iletişim teknolojileri alanı hegemonik örüntüler ve toplumsal cinsiyet ideolojisi ile biçimlenmiş olsa da kadınlar için özgürleşme ve kendini ger çekleştirme olanaklarına da sahip olduğu gözardı edilmemelidir. Bu alan da diğer alanlar gibi bir mücadele alanıdır ve bilişim teknolojilerinin kadınlar yararına ve kadınlar için kullanılma olanaklarına sahip olması kadın hareketi açısından yeni medyanın özellikle internetin önemini bir kez daha artırmaktadır. Özellikle masaüstü yayıncılık, elektronik yayıncılık, e-posta ile haberleşme, internet üzerinden küresel ve yerel bilgi bankalarına ulaşma, haber ve sohbet gruplarına, forumlara katılma, internet üzerinde (sanal) eğitim vb. olanaklar hem kadınların hem de kadın sivil toplum örgütlerinin etkinliklerini desteklemekte, yaygınlaştırmaktadır. Daha da önemlisi kadınların kendi sözlerinin dolaşıma girmesine olanak tanımaktadır. Kadın örgütleri, bilişim teknolojileri aracılığıyla kolay ve hızlı eriştikleri bilgiyi daha kolay yöneterek lobicilik faaliyetlerini güçlendirebilmektedirler.
      Bu çalışmada Türkiye’de kadın örgütlerinin interneti alternatif bir medya olarak nasıl kullandıkları üzerine odaklanılmıştır. Bu amaçla kadın hareketi noktasında verdikleri mücadele ile ön plana çıkan “Uçan Süpürge”nin internet sitesi incelenmiştir. Çalışmada öncelikle bir toplumsal hareket olarak “kadın hareketi” üzerine değerlendirme yapılmış, kadın hareketi üzerinde kadın örgütlerinin rolü ve kadın örgütleri açısından internetin alternatif bir medya olarak nasıl bir güç olduğu teorik düzlemde tartışılmıştır. Çalışmada belirtilen kadın örgütlerinin internet siteleri ise; kadın sorunlarına yaklaşım biçimleri, ne tür konuları kadın sorunları ile ilişkilendirdikleri, kadınlar adına yaptıkları çalışmalar çerçevesinde analiz edilmiş ve kadın örgütlerinin internet sitelerini alternatif bir medya olarak ne derece kullanabildikleri belirlenmek istenmiştir.
BİR TOPLUMSAL HAREKET OLARAK KADIN HAREKETİ 
     Feminizm güçlü muhalefetler karşısında siyasal haklarını kabul ettirebilmek için her defasında yeni hamlelere girişmek zorunda kalmış bir toplumsal harekettir. Feminist eleştirinin temel temalarından biri ve egemen anlayışı değiştirme çabası, kadınlığa ve erkekliğe, kadınlara ve erkeklere, kadına ve erkeğe dair sınıflandırmaların yapılanması ve sınırları üzerine odaklanmıştır. Bu sınıflandırmalar, kamusal ve özel kavramlarının inşası ile bağlantılı kılınmıştır. Feminist tarihçiler açısından kamusal/özel ayrımı 1960’larda yeniden ortaya çıkmış ve böylesi ikili ayrımlar, çeşitliliğe, çoğulluğa ve sınırların bulanıklaşmasına önem veren güçlü feminist çözümlemelerin eleştirisine uğramıştır. Feminist hareketin tarih boyunca benimsediği örgütlenme ve katılım biçimleri incelendiğinde kadınların bilinç yaratma kümeleri ya da günlük yaşamlarında yoğun tartışmalar yapan küçük kümeler oluşturma eğilimi gösterdikleri böylece özel ile kamu alanları ve kişisel ve siyasal egemenlik arasında yakın ilişki oluşturma doğrultusuna yöneldikleri görülmektedir. Örgütsel açıdan bakıldığında kadınlar için kendilerini kişisel ve iç-öznel olarak açıklayabilecekleri bir siyasal eylem alanı yaratmak zorunlu hale gelmiştir.
KADIN HAKLARI MÜCADELESİNDE ALTERNATİF MEDYANIN KULLANIMI 
1970’lerin sonundan itibaren kapitalist demokrasilerin yeni liberal yayıncı oluşumlar ile kar- şılaşmaları ve enformasyon akışının ulusal sınırları aşan kârlılığı ulus-aşırı sermaye hareketlerinin gücünün bu alanda varlığını göstermesine yol açmıştır. Bu süreçte kitap, gazete, dergi, radyo hatta televizyonun geleneksel kitle iletişim araçları olarak nitelenmesine neden olacak şekilde yeni iletişim araç ve ortamları belirmiştir. 1970’li yılların aynı zamanda Avrupa’da, Latin Amerika ülkelerinde, ABD, Avustralya ve Kanada gibi çok sayıda göçmen nüfus ile yerli halklardan oluşan çok etnili ülkelerde çeşitli din/mezhep gruplarının, etnik/yerli toplulukların, savaş karşıtlarının, feministlerin, çevrecilerin alternatif medya örgütleri için altın yılları olduğu görülmektedir. 1990’ların başlarından itibaren söyleyecek sözü olanların kendilerini ifade edebilmeleri açısından daha önce olmayan göreli olarak da ucuz bir imkan olan “internet” alternatif kullanımların hizmetine sunulmuş ve alternatif medyanın en önemli araçlarından biri olarak yerini almıştır. Yeni iletişim teknolojilerinin alternatif/radikal medyaların yaratılmasında kullanımı ile birlikte, yerel hareketler küresel bir ağ üzerinde uluslararası dayanışmayı örgütlemiştir. İnternet şimdiye dek geliştirilen tüm medyaları içeren en güçlü iletişim aygıtı haline gelmiştir. İnternet de giderek ticarileşmesine rağmen, muhalifler için etkili bir biçimde kullanabilecekleri ve fazla maliyetli olmayan bir iletişimsel alan olarak hizmet etmektedir.
     Bugün artık politika büyük oranda görselişitsel medya ve internet gibi yeni iletişim teknolojileri kanalıyla müzakere edilmektedir. Muhalif grup ve hareketler egemen politik güçlere karşı sahici bir alternatif geliştirmeyi hedeflemişlerse, kitle tabanlarını genişletmek ve fikir ve mücadelelerini nüfusun daha geniş kesimlerine yaymak durumundadırlar. Muhalif aktivist ve entelektüeller politik hayatta belli bir rol oynamak istiyorlarsa yeni teknolojiden yararlanma stratejileri geliştirmek ve müdahale olanaklarını artırmak için elektronik iletişimin gerçekleriyle uzlaşmak zorundadırlar. Bugün internet sınırları, hiyerarşileri ve hegemonik iktidar odaklarını aşan yapısıyla interaktiflik özelliğiyle sivil topluma yeni bir iletişim biçimi sunmaktadır. İnternet aracılığıyla insanlar birbirlerini görmeden eyleme geçme kararı alabilmekte birbirlerini görmeden konuşabilmektedir. Tek tuşla aynı anda binlerce kişiye elektronik posta aracılığıyla ulaşabilme sivil toplum aktivistleri açısından yeni bir kamusallığın habercisi olmuştur.
     Bu kamusallığın bir yansıması da kadın aktivistlerin kadın hareketi için verdikleri mücadele de karşılığını bulmaktadır. Alternatif medyayı kadınların kullanımına ilişkin dünyadan örnekler verilecek olursa; Hindistan’da Kali for Woman örgütü Asya’nın en önde gelen yayınevlerinden birine sahiptir. 1984’de Asya’da Kadın ve Medya kitabıyla başlangıç yapan yayınevinin kitapları çeşitli dillere çevrilerek uluslararası düzeyde satılmaktadır. Yine Hindistan’daki bir diğer kadın örgütü, Jagori, kadın hareketine mesajlar taşımak için farklı araçları kullanarak broşürler, posterler ve kasetler üretmektedir. FIRE (Feminist Uluslararası Radyo Denemesi) Kosta Rika’da internet üzerinden İspanyolca ve İngilizce yayın yapan ilk feminist radyo istasyonudur. Şili’de Fempress adlı örgüt medya ve internet için feminist makaleler ve radyo programları hazırlamaktadır. Suriye Kadın Birliği, Arap Kadının Dergisi’nin yanı sıra Sinema Klubü’nün çalışmalarını desteklemektedir. Filistin’de Filistinli Kadınlar Birliği diğer örgütlerle etkileşim içinde Filistin toplumundaki kadının önyargılı rollerle temsil edilmesini ortadan kaldırmayı amaçlayan televizyon ve radyo programları yapmaktadır. Kadına yönelik şiddete karşı 1998 yılından bu yana Kadın Sığınakları ve Danışma/Dayanışma Merkezleri Kurultayı adıyla düzenlenen etkinliğin örgütleyicisi olan bir grup kadın tarafından 2000 yılında kurulan Kadın Kurultayı egrubu’nun e-posta ağ ise hem bilgi alışverişi hem gündem oluşturma hem de sorunlara çözümler bulmak için müzakere alanı olarak karşımıza çıkmaktadır.
UÇAN SÜPÜRGE WEB SİTESİNE YÖNELİK İNCELEME 
Araştırmanın Metodolojisi
     Çalışmada kadın örgütlerinin internet sitelerinde kadın sorunlarına yaklaşım biçimleri, ne tür konuları kadın sorunları ile ilişkilendirdikleri, kadınlar adına yaptıkları çalışmalar belirlenmek istenmiştir. Bu kadın örgütünün internet sitelesinin seçilmesinin sebepleri; örgütün hem ulusal hem de uluslararası düzlemde çalışmalarını sürdürmesi, sadece bir kadın örgütü olmayıp kadınlar arasındaki iletişimi sağlamada önemli bir iletişim merkezi gibi hareket etmesi, projeler ortaya koyması ve bu projeleri sonuçlandırması, kadın sorununu toplumsal bir sorun olarak algılaması, pek çok kadın örgütünün çalışmalarını desteklemesi, kadın sorunlarına ilişkin kamuoyu oluşturma sürecinin önemli bir parça olması, egemen medyada da farkındalık yaratabilecek kadar bir etkiye sahip olması şeklinde sıralanabilir. Çalışmada niceliksel ve niteliksel içerik çözümlemesi ile araştırma sorularına cevap bulunmaya çalışılmıştır. Çalışma betimleyici bir çalışmadır. İçerik çözümlemesinin nicel değerlere dayandırılmayan veya istatiksel veriler içermeyen biçimi olarak kabul edilen nitel çözümleme çıkarımlar yapmak amacıyla sayısal veya nicel olmayan içerik göstergeleri üzerine odaklanmaktadır. Nicel içerik çözümlemesi ise, mesajların içeriğindeki açık, görünür özelliklerin ortaya çıkma sıklığı- nın belirlenmesi üzerine odaklanmaktadır.
Uçan Süpürge İnternet Sitesi 
Uçan Süpürge, kadın kuruluşları ve kadın hareketine duyarlı kişiler arasında iletişim, işbirliği ve dayanışmayı artırmak, onların deneyimlerini genç kuşaklara aktarmak, ulusal ve uluslararası bir iletişim ağı oluşturmak amacıyla 1996 yılında kurulmuş bir kadın örgütüdür. Uçan Süpürge temel amacını; kadın örgütleri arasındaki iletişim, eşgüdüm ve işbirliğinin gelişmesi için çalışarak kadın örgütlerinin kadınların güçlenmesi yönünde daha verimli olabilmelerini sağlamak olarak belirlemiştir. Bu temel amaçla birlikte, toplumda kadın konusunda duyarlılık yaratmayı ve bilinci artırma; kadınların güçlenmesini etkileyecek kampanyalar ve etkinlikler organize etmenin hedeflendiği belirtilmektedir. İletişimin etkileşimi beraberinde getirdiği bilinciyle yola çıkan Uçan Süpürge kendisini en geniş anlamıyla bir “iletişim merkezi” olarak konumlandırmaktadır. Uçan Süpürge’nin, ilk yıllarından bu yana bölge toplantıları düzenleyerek birçok kadın kuruluşunu bir araya getirmesi, bu kuruluşlar arasındaki iletişimin ve üretimin artmasını sağlamıştır. Bu toplantıların amacı; kadın kuruluşlarının bir araya gelerek güçlenmesi, kadın hareketi içinde birbirine kenetlenmesi ve bu birlikteliği kalıcı işlere dönüştürmesi için bir ortam yaratılmasıdır.
Sitenin Genel Görünümü 
Uçan Süpürge’nin web sitesi ana sayfa üzerinden değerlendirildiğinde on dokuz ana linkten oluştuğu görülmektedir. Bu linklerin başlıkları; Hakkımızda, Projeler, Festival, Flying Broom, Künye, Arşiv, Adalet Kazanı, Siyaset, Demir Leblebi, İnsan Hakları, Eğitim, Çalışma Yaşamı, Sivil Toplum, Yaşam, Kültür ve Sanat, Medya, Muhabirler Ağı, Yayınlarımız, Kadın Örgütleri Rehberi olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu ana linklerin dışında ana sayfada; gerçekleştirilen projelerden bazılarının ön plana çıkarılarak sayfaya tekrar taşındığı, ana linkler içerisinde yer alan bir takım konuların dikkat çekmesi için kısa kısa bilgiler verilerek ana sayfada yer aldıkları görülmektedir. Uçan Süpürge’nin web sitesinde de arama motoru bulunmaktadır. Web sitesinin Türkçe dışında bir başka dilde hazırlanan web sayfası bulunmamaktadır. Uçan Süpürge’nin statik içeriğinin dışında dinamik içeriği değerlendirildiğinde sitenin sık sık güncellendiği dikkat çekmekte ve bu durumun hem bir web sitesinin taşıması gereken özellikler açısından hem de sitenin takipçileri açısından artı bir özellik olduğunun söylenmesi gerekir.
 Ele Alınan Konular 
Sitede yer alan 428 haber ve yorum değerlendirildiğinde üzerinde en fazla durulan konunun kadın istihdamı sorunu olduğu görülmektedir. Ekonomik anlamda elde edilecek kazanımlar ve kadın girişimcilere destek verilmesinin önemi sık sık vurgulanmaktadır. Kadına uygulanan şiddet en önemli sorunlardan biridir ve bu konu Uçan Süpürge’nin de gündeminden hiç düşmemiştir. Cinsel taciz ve tecavüz konuları da kadın hakları noktasında verilen mücadelenin en önemli boyutlarından birini oluş- turmaktadır. Uçan Süpürge konuyu gerek hukuksal boyutlarıyla gerekse toplumsal boyutlarıyla tartışarak ilgili kurumları da bu konu da harekete geçirmeye çalışmaktadır ki üzerinde en fazla durduğu konulardan birinin kadın örgütlerinin yasama sürecine katılımlarının güçlendirilmesi yönündeki talepleri olması bunu desteklemektedir.
Kullanıcı Etkileşimi 
Uçan Süpürge'nin yeni medyanın çoğu olanaklarından yararlandığı görülmektedir. Uçan Süpürge, elektronik posta, sosyal paylaşım sitelerinden Facebook ve Twitter’ın, bir fotoğraf paylaşım sitesi olan Flickr ve vimeo isimli video paylaşım sitesinin sunduğu olanaklardan yararlanmaktadır. Bunların dışında 2002’de kullanıma açılan web sitesi kadınların ve kadın kuruluşlarının buluşma noktası olmuştur denilebilir. Türkiye’deki kadın kuruluşlarının kuruluş amaçlarının, etkinlik alanlarının ve iletişim bilgilerinin yer aldığı bir veri tabanı oluşturulmuştur. Bu veri tabanının oluşturulmasındaki amaç; kadın örgütlerinin birbirini tanıması ve yaptıkları çalışmaların paylaşılarak görünür kılınmasıdır. Veri Tabanı projesi, kadınların ve örgütlerin birbirinden haberdar olmasını sağ- larken, aynı zamanda, aralarındaki iletişim ve işbirliğini de güçlendirme misyonu taşımaktadır.